Petrol fiyatları, OPEC+ üretim artışı ve Trump’ın tarifeleri nedeniyle sert düşüşünü sürdürüyor
Investing.com — Petrol fiyatları, OPEC+’ın üretim artışını hızlandırma kararı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın kapsamlı tarifeleri piyasa duyarlılığını daha da zayıflatırken, Asya seansında düşüşünü sürdürdü.
Cuma günü Türkiye saatiyle 04.33 itibarıyla, Haziran vadeli Brent Petrol Vadeli İşlemleri %0,4 düşüşle varil başına 69,84 dolara gerilerken, Batı Teksas Petrolü (WTI) ham petrol vadeli işlemleri %0,5 düşüşle varil başına 66,17 dolara geriledi.
Her iki kontrat da Perşembe günü %6’dan fazla değer kaybetmişti.
OPEC+ üretimi artırıyor, arz fazlası endişeleri yaratıyor
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve Rusya liderliğindeki müttefiklerini içeren OPEC+ grubunun sekiz üyesi, Perşembe günü üretim artışını hızlandırma planlarını açıkladı.
Kartel, üretimi günlük 411.000 varil artırma konusunda anlaştı. Bu, daha önce planlanan hızdan daha yüksek bir artış.
Bu karar, artan yakıt fiyatlarını kontrol altına alma ve enflasyonist baskıları hafifletme konusunda Amerika Birleşik Devletleri dahil tüketici ülkelerden gelen baskılara yanıt olarak geldi.
Petrol fiyatlarındaki keskin düşüş, yatırımcıların ek arzın talebi aşabileceği endişelerini yansıtıyor. Bu durum özellikle ekonomik belirsizliklerin devam ettiği bir dönemde gerçekleşiyor.
Yüksek faiz oranları, küresel büyümenin yavaşlaması ve Çin’in dengesiz ekonomik toparlanması, talebin artan üretim seviyelerine ayak uydurabilip uyduramayacağı konusunda şüpheler uyandırdı.
Tüccarlar ayrıca büyük ekonomilerdeki olası bir ekonomik yavaşlamanın petrol tüketimini daha da azaltabileceğinden ve fiyatlar üzerinde ek bir aşağı yönlü baskı oluşturabileceğinden endişe duyuyor.
Trump’ın tarifeleri resesyon korkularına yol açıyor; ABD istihdam verileri bekleniyor
Başkan Donald Trump’ın yakın zamanda açıkladığı kapsamlı tarifeler, küresel petrol fiyatlarını önemli ölçüde etkiledi. Fiyatlar %6’dan fazla düşerek üç yılın en sert düşüşünü kaydetti.
Tüm ithal mallara uygulanan evrensel %10 tarife ve Çin ithalatına uygulanan %54 gibi daha yüksek ülkeye özel tarifeler, küresel ekonomik resesyon korkularını artırdı. Böyle bir ortam sanayi faaliyetlerini azaltabilir ve tüketici harcamalarını düşürebilir. Bu da petrol talebinin azalmasına yol açabilir.
Önemli bir ham petrol tüketicisi ve ithalatçısı olan Çin’e ağır tarifelerin uygulanması da endişe verici.
Çin’in küresel enerji piyasasındaki önemli rolü, bu tarifelerin petrol ithalatında önemli bir azalmaya yol açabileceği anlamına geliyor.
Ayrıca, bu tarifeler etkilenen ülkelerden misilleme önlemleri ve artan ticaret anlaşmazlıkları konusunda endişelere yol açtı. Bu tür ticari gerilimler küresel tedarik zincirlerini bozabilir ve ekonomik büyümeyi engelleyebilir. Bu da petrol için talep görünümünü daha da zayıflatabilir.
Önümüzdeki dönemde yatırımcılar, ABD ekonomisinin sağlığı ve para politikasının yönü hakkında fikir edinmek için Cuma günü açıklanacak istihdam raporunu ve Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell’ın konuşmasını bekliyor.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.
